Hollanda Büyükelçiliği Kadınlar Günü vesilesiyle Kadınları MEB Şura salonunda topladı
Ankara Hollanda Büyükelçiliği bu yıl 3. kez organize ettiği Kadınlar Günü Programı’nı MEB Şura Salonunda 6 Mart 2020 Cuma akşamı gerçekleştirdi. Saat 19.30 da başlayan “Ezgisi Olan Hikayeler” etkinliği gece 23.00 sularında sonlandı.
Şarkıcı Pınar Ayhan’ın sunduğu programda ilk olarak Hollanda’nın Türkiye Büyükelçisi
Marianne de Kwaasteniet açılış konuşmasını yaptı. Konuşmasına salonun dolu olmasından duyduğu mutluluğu dile getirerek başlayan Büyükelçi Türkçe olarak konuklara “Hoşgeldiniz “dedikten sonra konuşmasına şöyle devam etti.
“Önce güncel olaylar hakkında birkaç şey söylememe izin verin. Bu geceki etkinlik, Türkiye zorlu bir dönemden geçerken gerçekleşiyor. Suriye’deki gelişmeler fazla sayıda can kaybına sebep oldu. Aynı zamanda ciddi bir ölçüde insani boyut da var. Türkiye’nin zor bir dönemden geçtiğinin farkındayız. Umarım Suriye’de gerginliğin azaltılması yakında gerçekleşir. Hollanda mümkün olan her alanda gerginliğin azaltılmasına katkıda bulunmaya hazır.
Büyükelçi sözlerine “Bu geceye geri dönelim. Bu yıl ki etkinliğin teması olarak “kadın ve siyaset”i seçtik. Bunu neden yaptık? Kadınların siyasi hayata katılımı açısından Türkiye’nin gurur verici bir geleneğe sahip olduğunu eminim Pınar Ayhan bu akşam bize anımsatacaktır.”diye sözlerine devam etti.
“Günümüz Türkiye’sinde çok sayıda etkileyici kadın lider bulunuyor. Bir çok kadın büyükelçi var. İş dünyasında birçok kadın yönetici var. Ve bir çok kadın sivil toplum, kültür ve sanatta önemli rollerde. Ama siyaset yaşamında atılabilecek bir çok adım var. Bizde de tam eşitliğe erişmek için yapılması gereken çok şey var. Ancak tarihte ilk defa, Hollanda kabinesinin çoğunluğu kadın.
Aynı zamanda Türkiye’deki eğilim de belirgin: kadınlar siyasi faaliyet açısından yükselişte ve önemli siyasi görevlerde bulunuyor, özellile Mecliste. Doğru olanda bu. Kadınların seslerinin duyulması ve eşitlik mücadelesini devam ettirmemiz önemli.
Siyaset hakkındaki tüm bu konuşmalara rağmen bu gece “siyasi” bir gece değil.Amacımız siyasi bir tartışma yaratmak ya da siyasi farklılıkları ön plana çıkarmak da değil.
Aksine bu akşam bizi birleştiren unsurlar ve ortak amaçlarımız hakkında. Bu akşam hem Türkiye’de hem Hollanda’da siyaset yapmış ya da siyaset yapan ilham verici kadınlar hakkında.
Bayanlar ve baylar Hollanda dünya çapında kadın hakları ve toplumsal cinsiyet eşitliğini destekliyor. Bu akşamki etkinlik bu desteğin bir tezahürü.
Pınar Ayhan’a ve ekibine, ayrıca gösterdiğiniz yoğun ilgiden dolayı hepinize çok teşekkür ederim. Hepinize ilgi çekici ve esin verici bir akşam diliyorum.”diyerek konuşmasını tamamladı, alkışlar arsında sahneden ayrıldı.
Büyükelçi Marianne de Kwaasteniet’in konuşmasından sonra Pınar Ayhan Türk Kadının Seçme ve Seçilme Hikayesinin tarihini dile getirdi. Daha sonra da konuklarını sahneye davet edip sohbet ederek ilham verici hikayelerini izleyicilere aktardı.
Konuklar
İlk konuk Çalışma ve Sosyal Güvenlik Eski Bakanı İmren Aykut oldu. Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk kadın bakanı olan ve 1987- 1997 arasında çeşitli Bakanlık görevlerini yürüten İmren Aykut siyasete nasıl başladığını anlattı. Sendikacılık yaptığı için Tekstil sektöründe çalışan kadınlarla birlikte olduğunu, onların çalışma koşullarını, zorluklarını yakından gördüğünü ve buna yönelik yeni düzenlemeler yapma fırsatı bulduğunu dile getirdi. Çeşitli projelerle kimsesiz kız çocuklarına burs sağladıklarını ve kurduğu vakıf aracılığı ile halen kimsesiz çocuklara baktıklarını ve okuttuklarını anlattı.
Sonraki konuk CHP Eski Milletvekili Şafak Pavey idi. Pavey’e çeşitli vesileler ile bir çok ödül aldığı, bunlardan en çok etkilendiği ödülün hangisi olduğu soruldu. Pavey, Tayvan’daki Ulusal bebek müzesine “çocuklara yaptıkları katkılardan dolayı barbi bebek gibi kendisinin bebek modelini koyarak sürpriz yaptıklarını, aynı modellerin satışta olduğunu ve çocuklarını onlarla oynadığını ve bundan çok etkilendiğini” ifade etti. .
Hollandalı milletvekilleri
Türk asıllı Hollandalı iki kadın misafir ile gece devam etti. Hollanda Meclisi’nde Milletvekili olan Emine Bozkurt ve Fadime Örgü sırf bu geceye katılmak için Hollanda’dan gelmişlerdi ve hikayeleri gerçekten ilham ve gurur vericiydi.
Liberal parti milletvekili Fadime Örgü siyasete 15 yaşında yerel yönetimlerde başladığını ve siyasette hedeflediği noktaya geldiğinde bir şeyler değiştirebildiğini öğrendiğini ifade etti.
Ailesinin ilkokul mezunu olduğunu, siyasetle pek ilgilenmediklerini vurgulayan Karamanlı Örgü kızlar için yaptıkları çalışmalar için Belediye’den yardım aldığında ne yapacağına karar vermiş.
İlk önce Belediye Encümeni olmuş.20 yaşında milletvekili olmaya karar verdiğini hatta iki arkadaşına da danışmanı olmalarını teklif ettiğini gülerek anlattı. Önce Avrupa Gençlik kollarında çalışmaya başlayan Fadime Örgü adım adım neyi değiştireceğini öğrendiğini, 40 yaşında milletvekili olma hesapları yaparken 20’li yaşların sonunda 1998 yılında Liberal parti’den Türk asıllı ilk kadın milletvekili olarak seçildiğini belirtti.
Türk asıllı Hollandalı politikacı Emine Bozkurt, Hollanda İşci Partisi üyesi olarak 2004 yılından bu yana Avrupa Parlementosunda görev yapmakta. İlk kez aday olduğunda hamileliğinin son aylarında olduğunu ve kaybettiğinde çok üzüldüğünü, daha sonra seçim çalışmalarında azimle çalışarak milletvekili seçilmeyi başardığını anlatan Bozkurt Avrupa Birliği Parlementosunda yaptıkları yasaların bir çok kişinin hayatını etkilediğini o yüzden orada olmanın ve ve bireysel olarak da lobicilik yapmanın çok önemli olduğunun altını çizdi. Fransızca okuyan Emine Bozkurt Avrupa Çalışmaları konusunda yüksek lisans yapmış ve dil bilmenin, azmin önemini vurguladı.
AK Parti Çorum Milletvekili Eczacı Lütfiye İlksen Ceritoğlu Kurt siyasete nasıl girdiğinden, Çorum’daki kadınlara kooperatif açarak ürünlerini pazarlama fırsatı açmasından ve yine köy kadınlarının isteği üzerine Sürücü kursu açma girişimlerinden bahsetti.
Pınar Ayhan arkadaşı olduğu CHP Eski milletvekili Aylin Nazlıaka ile eskiye dayanan tanışmalarını anlattıktan sonra politikacı olmanın zorluklarını sordu ve kendisine sürpriz yaparak Nazlıaka’nın 9 yaşındaki oğlunu sahneye davet etti. Politikacı çocuğu olmanın nasıl bir duygu olduğunu anlatmasını istedi.
Akabinde Pınar Ayhan 2000 yılı Eurovision Şarkı Yarışmasında Türkiye’yi Stockholmda birlikte “Yorgunum Anla” şarkısıyla temsil ettiği eşi Prof. Dr.Sühan Ayhan ile düet yaparak “Her şey seninle güzel “adlı şarkıyı seslendirdi.
Gazeteci İsmail Küçükkaya’nın Kadınlar Günü ile görüşlerinin ve TV programlarına nasıl ve niye başladığını anlatmasının ardından Caz sanatçısı Dilek Sert Erdoğan sahneye çıktı.
Şarkıcı Hollanda Büyükelçiğinin desteği ile gerçerçekleştirdiği cezaevindeki kadınlara yönelik proje “Hükümsüz Caz Konserleri” nin nasıl başladığı ve yürüdüğü ile bilgi verdi , farklı şehirlerdeki Cezaevelerinde bir çok kadının ilk kez canlı caz performansı izlemekten duyduğu mutluluğu dile getirdi ve ve bir caz şarkısı seslendirdi.
Son olarak sahneye Meme Kanserinde Erken Tanının Önemi başlıklı sosyal projenin bir ayağı olarak oluşturulan Farkındalık Korosu çıktı. Koro şarkılarını seslendirirken tüm konuklar da sahneye davet edildi, salondaki izleyicilerin de eşlik etmesiyle “Bir başkadır benim memleketim” şarkısıyla program sona erdi.
Geceye izleyici olarak katılanlar koltuklarının yanına hediye olarak bırakılan içinde sümbül soğanı olan vazolarını alarak MEB Şura salonundan ayrıldılar.
Gülseren Tozkoparan Jordan
11 Mart 2020